Hiçbir duygu; isim, kimlik, kariyer ardına saklanarak yaşanamaz. Her insan, dünyaya tanrı tarafından sevgi kodlanarak gönderilir. İnsan ise bu kodlamayla hayatını sürdürebileceğini düşünür ama çok yanıldığını hayatın içerisinde yaşarken öğrenir. Hepimiz masum doğarız bu ölümlü dünyaya. Sevmek sevilmek varken, büyüdükçe nefreti, kini, öfkeyi dış dünyadakiler öğretir bize. Anneler, babalar bazen koşulsuz sevemiyor bu toplumda evlatlarını ya da cinsiyet eşitsizliğinden doğan bireyleri toplum baskısından dolayı bazen farklı olduklarını düşündüklerinden dışlıyorlar. Oysa bilinmesi gereken bir gerçek var ki sıra dışı diye sınıflandırdığınız insanları, tek bir duygu sizden ayırıyor; cinsiyetsizce duydukları sevgileri.

Kendi içlerinde yaşadıkları bu karmaşayı, kimlik çatışmasını, bazıları bir ömür çözümleyemezken, bazılarımız özgürce yaşamak istiyor. Sizin gibi olmadıklarını düşünüp dışladığınız bu insanlara nefretle, öfkeyle yaklaşıp, hayatı onlara zindan etmemenizi öneriyorum. Cinsiyetin tercihle değiştirilemeyeceğini, bunun içsel bir duygu olduğunu kabullenmeniz gerektiğini bilmeniz gerekiyor. Devlet, toplum, din ve aile içi baskılara, hasta veya sapkın olduğunu düşünmenize rağmen, bu duygularını yaşamak için uğraşan, kendilerini ifade etmeye çalışan bir azınlığın sesi olabilmek istedim.

Kimliğimin Can Kesikleri, suçlayıp aşağıladığınız, hor gördüğünüz, sizden olmadığını düşündüğünüz iki insanın arasında yaşanan aşkın, sevginin ne kadar evrensel bir duygu olduğunu anlatmaya çalıştığı, kurgu içermeyip gerçek hayattan bir yaşanmışlığı anlatıyor. Romanda hikâye kahramanımız olan Zeynep’in, Leyla’ya kültürel farklılıklarından başlayan ilgisinin, zaman içinde sevgiye hatta sevginin ötesine geçip, imkânsız bir aşkının yanı sıra kendini iç dünyasını, cinsel kimliğini keşfettiği otuz beş yıllık gizem dolu serüvenini anlatıyor bize…

ANGE Yayınevi  kurucuları Sayın Elif Doruk Budak ve değerli eşi sayın Ahmet Budak’la beni karşılaştıran kaderime minnettarım. Romanımı yazıp basılmasının hayal olduğunu düşündüğüm ve bu yüzden rafa kaldırdığım bir zamanda benim için olmazı oldurup, hayalimi gerçekleştirdiler.

İçimizde yaşattıklarımızı, duygularımızı ve hayat tarzlarımızı ifade etmeye çalıştığım LGBT bireylerinin, hayat zorluklarını ve içsel yaşantılarını bu romanda cesurca topluma anlatabilmeme olanak sağlayan, tarafsız, yargısız, hoşgörülü, cesur bir kuruluş olan ANGE Yayınlarına bu kitabın basım aşamasında ve yayınlanmasında gösterdikleri ilgi ve desteklerinden dolayı sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

                                                                                               Selvet Demircan